Ne Mutlu Türküm Diyene Atam

ArkadaşbulChat

Anasayfa > HABER > Pasif içicilik akciğer kanserini tetikliyor

Türkiye’de görülen kanser türleri arasında akciğer kanserinin 1. sırada yer almasının sigara ve diğer tütün ürünlerinin kullanımındaki artıştan kaynaklandığını belirten Amasya Halk Sağlığı Müdürü Dr. Öner Nergiz, başkalarının içtiği sigaranın dumanının solunması durumu olan pasif içicilik bile akciğer kanseri nedeni olabilmektedir” dedi.

Çocuklar için en önemli problem çevresel tütün içimi olarak da adlandırılan pasif içicilik olduğunu vurgulayan Öner Nergiz, “10 yaş altındaki her üç çocuktan biri ne yazık ki pasif içicidir. Ailelerin bu konuda daha duyarlı olmaları gerekmektedir. Dünyada yılda 14 milyon kişinin kansere yakalandığı ve bunların 8.2 milyonunun hayatını kaybettiği, yaş, cinsiyet, dil, din, ırk ayırımı yapmaksızın kanserin tüm insanları etkilediği bilinmektedir.Türkiye’de her yıl 96 bin 200 erkek ve 67 bin 200 kadın nüfusu olmak üzere toplam 163 bin kişinin kansere yakalandığı ve günde 450 kişinin kanser teşhisi aldığı bilinmektedir.

Erkeklerde akciğer kanseri, kadınlarda meme kanseri daha sık görülüyor

Gelişmiş ülkelerde, erkeklerde akciğer ve prostat kanseri, kadınlarda ise meme kanseri ve kolorektal kanserler daha sık görülürken, az gelişmiş ülkelerde ise erkeklerde akciğer, mide ve karaciğer kanseri, kadınlarda da meme ve servis kanseri daha sık görülmektedir. Türkiye’de ise erkek nüfusta akciğer, mesane ve mide kanserleri, kadın nüfusta da meme kanseri ve kolorektal kanserler daha sık görülmektedir. Ülkemizin gelişmiş ülkelere göre en önemli farkı tütün nedenli kanserlerin daha fazla olmasıdır” diye konuştu.

Kanserin belirtilerini bilmenin hastalığın erken teşhisi açısından önemli olduğunu ancak açıklanamayan kilo kaybı, ateş, halsizlik, ağrı, memede veya vücutta hissedilen kitleler, cilt değişiklikleri, kanama, dışkılama veya idrar yapma alışkanlığında değişiklik, öksürük ve horlama, ses kısıklığı, yutma zorluğu, ben ve siğillerdeki değişiklikler gibi belirtilerin birine veya daha fazlasına sahip olmanın kişinin kanser olduğu anlamına da gelmeyeceğini vurgulayan Nergiz, “Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Kurumu halkımızın kanser konusundaki farkındalığını arttırmak, erken teşhis için yürütülen tarama programlarından daha fazla yararlanılmasını sağlamak ve kanserden ölüm oranlarını azaltmak için birçok program uygulamaktadır. Halk Sağlığı Müdürlüğü olarak eğitimin önemli bir araç olduğunun farkındayız ve bakanlığımızın bu konudaki programları çerçevesinde ilimizde eğitimlerimizi gerçekleştirmekteyiz. Meme kanseri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlarda en sık görülen kanserdir. Ülkemizde yılda en az 20 bin kişi meme kanseri teşhisi almaktadır. Bu nedenle ilimizdeki 40 yaş üstü kadınları meme kanseri için mamografi, 30 yaş üstü kadınları serviks kanseri için Hpv-DNA,Pap-smear ve 50 yaş üstü kadın ve erkekleri GGK testi ile ücretsiz kanser tarama programı için Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi’ne (KETEM) davet ediyoruz. Tarama programlarına katılımın fazla olması, kanser konusunda halkın bilinçlenmesi ve bir farkındalık oluşturulması için diğer kurumlarla iş birliği içinde çalışmanın gerekliliğine inanıyor özellikle görsel ve yazılı basının çok etkili bir iletişim aracı olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Paylaş

Yorumlar

Bu Yazıya 0 Yorum Yapılmış

Yorum Yap